Her gün, her yerde yaşamı kutluyoruz!
1826 yılında İnhisarlar İdaresi'yle başlayan ve TEKEL ile devam eden bir geleneğin temsilcisi olarak bugün 180'e yakın ülkede, 200'den fazla markası ve 30 bini aşkın çalışanıyla alkollü içecek sektörünün global liderlerinden olan Diageo'nun bir parçasıyız.
Dünyanın en bilinen markalarından bazıları portföyümüzde yer alıyor. 1997’de kurulan Diageo genç bir şirket olsa da, markalarımızın kökleri 17’nci yüzyıla kadar uzanıyor. Türkiye’nin değerlerinden Yeni Rakı, 500 yıllık geçmişiyle kültürel bir mirası temsil ederken; Johnnie Walker, Smirnoff ve diğer global markalarımız Diageo’nun uluslararası portföyünde yer alan köklü markalar arasında bulunmaktadır.
Diageo Türkiye olarak ihracat ve üretim gücümüz ve istihdam olanaklarımızla ülke ekonomisine katkı sağlıyoruz. Kendi topraklarında bağcılık yapan, aynı zamanda çiftçiliği destekleyen bir şirket olmanın ötesinde; toplumumuza gastronomi, kültür-sanat ve çevre alanındaki sosyal sorumluluk projelerimizle değer katmaya devam ediyoruz.
Türkiye ve dünyada gastronominin ayrılmaz bir parçasıyız. Gelişimi yalnızca kendi yolculuğumuzla sınırlamıyor, büyüyen gastronomi ekosistemi ile birlikte güçleniyor ve ilerliyoruz. Fırsat eşitliğinin önemine inanan bir şirket olarak Diageo Türkiye'de ve sektörümüzde cinsiyet eşitliğinin sağlandığı, uluslararası standartlarda servis, kalite ve deneyim sunan bir ekosistem inşa ediyoruz.
Biz Kimiz?
1862 yılında İnhisarlar İdare'siyle başlayan ve Tekel ile devam eden bir geleneğin günümüzdeki temsilcisi olarak, "geçmişin mirasını yenileyerek gelecek nesillere aktarıyoruz". Diageo'nun uluslararası alanda bize kattığı güç ve deneyimlerle birlikte başarılarımız katlanarak devam ediyor.
1920
İspirto ve ispirtolu içkiler, Osmanlı döneminde vergi kontrolü altında birçok küçük işletme tarafından üretilmiştir. 1 Haziran 1920 tarihinde yürürlüğe giren 790 sayılı yasa ile üretimi, ithalatı ve satışının hükumet tekeli altında olduğu belirtilmiştir, dolayısıyla mevcut küçük ölçekli üreticilerin kapasite ve varlıklarının tekel idaresine bildirilmesi ve faaliyete devam edilebilmesi için idari izin alınması gerekmiştir.
Biz Kimiz?
1920
İspirto ve ispirtolu içkiler, Osmanlı döneminde vergi kontrolü altında birçok küçük işletme tarafından üretilmiştir. 1 Haziran 1920 tarihinde yürürlüğe giren 790 sayılı yasa ile üretimi, ithalatı ve satışının hükumet tekeli altında olduğu belirtilmiştir, dolayısıyla mevcut küçük ölçekli üreticilerin kapasite ve varlıklarının tekel idaresine bildirilmesi ve faaliyete devam edilebilmesi için idari izin alınması gerekmiştir.
1930
Sanayileşmeye bağlı olarak fabrikalaşmanın ve yerli sermaye birikiminin önem kazanmasıyla beraber devlet 1930'lardan itibaren tekel uygulamalarında daha aktif rol almaya başlamıştır. Yasal ve kurumsal mekanizmalara dayalı tekelci yönetim ve tekelci uygulamaların yaygınlaştırılması bu dönemde izlenen önemli politikalardan biridir. Tarım alanında yapılan düzenlemelerle yerli üretime teşvik artmıştır.
1930
Sanayileşmeye bağlı olarak fabrikalaşmanın ve yerli sermaye birikiminin önem kazanmasıyla beraber devlet 1930'lardan itibaren tekel uygulamalarında daha aktif rol almaya başlamıştır. Yasal ve kurumsal mekanizmalara dayalı tekelci yönetim ve tekelci uygulamaların yaygınlaştırılması bu dönemde izlenen önemli politikalardan biridir. Tarım alanında yapılan düzenlemelerle yerli üretime teşvik artmıştır.
1946
Tekel idaresini yasal ve kurumsal bir mekanizmaya dayandırmak ve tekel uygulamalarını genişletmek ve derinleştirmek, bu dönemde oldukça önemli bir politika olmuştur. 1941 tarihli 4036 sayılı "İnhisarlar Umum Müdürlüğü Teşkilat ve Vazifeleri Hakkında Kanun" ile beraber müdürlük, kurumsal geçerliliğini kazanmış ve 1946 yılında "Tekel Genel Müdürlüğü" olarak anılmaya başlanmıştır.Tekel İdaresi'nin kurulmasıyla birlikte, tütün ve alkollü içkilerin üretimi ve satışı daha düzenli ve denetimli hale geldi. Üretimde kullanılan malzemeler ve üretim teknikleri standartlaştırıldı. Ayrıca, alkollü içeceklerin satışı da sadece özel yetki verilen yerlerde yapılmaya başlandı.
1946
Tekel idaresini yasal ve kurumsal bir mekanizmaya dayandırmak ve tekel uygulamalarını genişletmek ve derinleştirmek, bu dönemde oldukça önemli bir politika olmuştur. 1941 tarihli 4036 sayılı "İnhisarlar Umum Müdürlüğü Teşkilat ve Vazifeleri Hakkında Kanun" ile beraber müdürlük, kurumsal geçerliliğini kazanmış ve 1946 yılında "Tekel Genel Müdürlüğü" olarak anılmaya başlanmıştır.Tekel İdaresi'nin kurulmasıyla birlikte, tütün ve alkollü içkilerin üretimi ve satışı daha düzenli ve denetimli hale geldi. Üretimde kullanılan malzemeler ve üretim teknikleri standartlaştırıldı. Ayrıca, alkollü içeceklerin satışı da sadece özel yetki verilen yerlerde yapılmaya başlandı.
2004
Mey İçki, Tekel'in alkollü içkiler bölümünün özelleştirilmesiyle 2004 yılında kuruldu.
2004
Mey İçki, Tekel'in alkollü içkiler bölümünün özelleştirilmesiyle 2004 yılında kuruldu.
2011
2011 yılından itibaren de yaklaşık 180 ülkede ticari faaliyetleri ve 80 ülkede bölge ofisleri bulunan alkollü içki üreticisi Diageo'nun şemsiyesi altına girdik ve bugünkü adımızla "Diageo Türkiye" olduk. Türkiye'de biri üretim diğeri satış ve pazarlama olmak üzere iki ayrı şirket olarak faaliyetlerimize devam ediyoruz.
2011
2011 yılından itibaren de yaklaşık 180 ülkede ticari faaliyetleri ve 80 ülkede bölge ofisleri bulunan alkollü içki üreticisi Diageo'nun şemsiyesi altına girdik ve bugünkü adımızla "Diageo Türkiye" olduk. Türkiye'de biri üretim diğeri satış ve pazarlama olmak üzere iki ayrı şirket olarak faaliyetlerimize devam ediyoruz.
Büyüme Tutkumuz ve Stratejimiz
Amacımız: Her gün, her yerde yaşamı kutlamak.
Hedefimiz: Türkiye’nin en yüksek performans gösteren, en güvenilen ve en saygı duyulan tüketici ürünleri şirketi olmak.
Stratejik Önceliklerimiz:
- Müşteri ve tüketici deneyimini bir adım öteye taşımak.
- Verimlilik ve çeviklik için kaynakları en doğru şekilde kullanmak ve süreçleri sadeleştirmek.
- Amaç ve hedeflerimize katkı sağlayacak paydaşlarla sürdürülebilir ilişkiler inşa etmek.
- Veri odaklı dijital dönüşüm
- Güçlü kurum kültürü
- Yetkinlik gelişimi
Markalarımız
Dünyanın en bilinen markalarından bazıları portföyümüzde yer alıyor. 1997’de kurulan Diageo genç bir şirket olsa da, markalarımızın kökleri 17’nci yüzyıla kadar uzanıyor. Türkiye’nin değerlerinden Yeni Rakı, 500 yıllık geçmişiyle kültürel bir mirası temsil ederken; Johnnie Walker, Smirnoff ve diğer global markalarımız Diageo’nun uluslararası portföyünde yer alan köklü markalar arasında bulunmaktadır.
Sürdürülebilirlik
“İlerleme Ruhu” vizyonumuz, daha kapsayıcı ve sürdürülebilir bir dünya yaratmak için oluşturduğumuz 10 yıllık ESG (Çevresel, Sosyal, Yönetişim) eylem planını kapsıyor.
Bu plan, işimiz için en kritik üç çalışma alanı üzerine odaklanıyor ve hepsi “işimizi doğru şekilde yapma” ilkesiyle destekleniyor.
- İklim eylemi ve çevre koruma
- Kapsayıcı kültür ve toplum desteği
- Sorumlu iş uygulamaları ve tedarik zinciri yönetimi
Çiftçi Bir Şirket
Biz yalnızca üretici değil, aynı zamanda çiftçiyiz. Bağlarımız var; üretimimizi tohumdan kadehe kadar titizlikle takip ediyoruz. Kurumsal sosyal sorumluluklarını yerine getirme hedefinin de ötesinde, faaliyetlerimizi sorumlu bir sosyal kurum olma hedefiyle sürdürüyoruz.
2005'te başlayan çiftçilik yolculuğumuzu 2011’de Çiftçi Belgesi ile taçlandırdık. Bugün 40 kişilik uzman ekibimizle Anadolu’nun kıymetli üzümlerini geleceğe taşımak için çalışıyoruz. 2024 Nielsen Perakende Raporu’na göre Türkiye’nin en büyük 7’nci gıda ve içecek şirketi ve 11’inci hızlı tüketim şirketi olarak tarım sanayisinde güçlü bir rol üstleniyoruz.
İhracat
Türkiye'nin en büyük yaş meyve ve sebze ihraç ürünü olan rakı ve şarap üretimimiz sayesinde senelerdir alanımızda ihracat şampiyonuyuz. Bu toprakların mahsulleri ve emeği olan rakı ve şaraplarımızı, bugün 30’dan fazla ülkeye ihraç ediyoruz.
2004'te yalnızca 20 ülkeye yapılan rakı ihracatımız, bugün ABD’den Japonya’ya, Avustralya’dan Almanya’ya kadar geniş bir coğrafyaya ulaşıyor. En güçlü pazarlarımız arasında Almanya, İngiltere, ABD, Hollanda, Avusturya ve Fransa ülkeleri yer alıyor.
Yerli Üretim
Ürünlerimizdeki tarımsal bileşenlerin tamamını Türkiye’den temin ediyoruz. Her yıl yaklaşık 6,5 milyar TL değerinde tarımsal ürün satın alıyoruz.
Rakı üretiminde kullandığımız üzüm ve anason, coğrafi işaret tescili kapsamında yalnızca Türkiye topraklarından elde ediliyor. Şarap üretiminde ise Şarköy ve Elazığ’daki 55 hektarlık bağlarımızdan topladığımız üzümleri kullanıyor, ülkemizdeki sözleşmeli çiftçilerimizden de üzüm temin ediyoruz.
Tarımda sürdürülebilirliği geleceğe yaptığımız bir yatırım olarak görüyoruz. Bu kapsamda üniversite-sanayi iş birlikleriyle tarımsal üretimde bilimsel altyapıyı güçlendiriyor, çiftçilerimize tohum, gübre, yakıt desteği ve verimlilik danışmanlığı sağlıyoruz.
